Shexmus Amed'den - Semdin Sakik uzerine
Asagi aktardigim yazi cok buyuk bir Kurd degeri olan Shexmus Amed'in Semdin Sakik ile ilgili baslatmaya calistigim "discussion"a dair katkisidir (Hocam tartisma kelimesi discussion'dan cok farkli bir icerik).
Shexmus Amed benim acimdan sadece politik durusuyla degil ayni zamanda kisiligiyle de ornek bir Kurddur. Daha onceki yazilarimdan birinde kendisini Kurd milliyetcilerinin prototipi olarak tanimlamistim. Prototip, ilk-ornek demek. Ancak daha sonra bu tanimlamanin kisirliginin farkina vardim. Bugun acikca goruyorum ki Shexmus Amed tavir alislariyla ve olaylari ele alis bicimiyle tum Kurdler icin bir prototiptir (Neo-Kurds :)
Kendisinden cok faydalaniyorum. Her akil sahibinin de faydalanmasi gerektigini dusunuyorum. Asagidaki yazisi da diger tum yazilari gibi faydalanilacak degerlendirmeler iceriyor.
Kotu okumalara not: Fikirler sadece polemik olsun diye dile getirilmezler. Bazen de bir konsensus, fikir birligi yakalamak icin ele alinirlar. Shexmus Amed'in yazisi, kendi ele aldigim noktadan sonra daha ileri boyutta bir ele alis noktasi oldugunu gostermektedir.
HeK'in her zaman vurguladigi uzere: Birbirimizden ogrenmeye devam. Inatla!
Kibirden uzak -bolca humility dolu- gunler dilerim tum Kurdlere.
Humility: Ego neyse tersidir ;)
Shexmus Amed'in yazisinin linki:http://mirat.blogspot.com/2006/07/emdin-sakk-kazanmadan-krdistan.html
Merhaba Mirat,
ilk mesajim bu makale hakkinda olacak.
Gecmiste Semdin Sakik'i sertce elestiren biri olarak bu yazini ilgi ile okudum. Ancak ne yazik ki Sakik hakkindaki goruslerimde pek bir degisiklik olmus degil.
Semdin Sakik kendi kendisini Kurd milletinin gundeminden dusurmustur. Yakalandigi andan itibaren dusmana topyekun teslim olmus ve daha sonra aktif isbirligi icerisine girmistir. Gecmiste komutan rutbesiyle mucadeleye verdigi hizmeti -ne kadar sanli olursa olsun- kendi ornek itirafciligiyla ve mucadeleyi sona erdirme arzusu icinde yaptigi islerle bir cirpida sifira indirmistir.
Halihazirdaki sartlar altinda dijmina karsi tek sikayeti pismanlik ve itirafcilik yasalarindan mahrum birakilmasi olan bir kisi ister Semdin Sakik olsun, ister Abdullah Ocalan, kim olursa olsun Kurd milletinin tarihinde bir kahraman olarak anilmaya layik degildir. Sadece Kurd milleti degil baska hic bir millet bu turden teslimiyetcilari tarihlerine kahraman olarak yazmaz. Eger Abdullah Ocalan butun teslimiyetciligine ragmen Kurd milletinin tarihine bir kahraman olarak gececekse bu Semo'ya haksizlik yapildigi anlamina gelmez. Bu sadece Apo ve Semo gibi dijmina topyekun teslim olanlara ihanet degil de hala kahramanlik sifati yakistiracak turden, az gelismis milli duygulara sahip bir halk oldugumuz anlamina gelir.
Eger Semdin Sakik dusmanin eline dustugu andan itibaren muharebe alanindaki san ve serefine deger bir direnis gosterseydi iste o zaman mucadele tarihindeki onurlu yerini korumakla kalmayip, daha da percinlemis olurdu. Imha edilmis olsa da, hala sag olsa da dijmina direnis gostermis olsaydi mucadelenin son yedi sekiz yillik seyri cok daha farkli, cok daha pozitif olurdu. Semdin Sakik'in san ve sohreti de Mahsum Korkmaz ve Mazlum Dogan'in sohretlerinin toplamindan daha fazla olurdu.
Oysa Semdin Sakik kalkti, Abdullah Ocalan'a nasil teslim olunmasi ve canini kurtarmasi konusunda adeta bir sablon olusturdu. Semo sayesinde yuzlerce eyleme fiilen komutanlik etmis bir kisi hala yasayabiliyorsa demek hic silah kullanmamis, sadece telsiz basinda emir vermis birinin olum korkusu dijminin dikkatinden hic kacmaz hesabi yapti Abdullah Ocalan daha yakalanmadan once.
Aslinda her elden Semo'yu da suclamak haksizlik. Bu cibanin basi tabii ki Apo'dur, ve her zaman o olmustur. Selim Curukkaya "Apo'nun Ayetleri" kitabinda Abdullah Ocalan'in orgut icindeki zulmu ile insanlari nasil da ya intihara ya da dusmana teslim olmaya -yani kitapta gectigi gibi "hasparagoslasmaya"- zorladigini biliyoruz. Ama Semo'da ne yazik ki sirf Apo'ya olan gicigi yuzunden hem kendi emegine ve alinterine, hem kendi komutasi altinda sehit olmus gerillalarin anilarina ve hem de Kurd halkina bu kadar yabancilasmamaliydi.
Bir Kurd olarak net bir sekilde ifade edebilirim ki ben Tirk dijminin elinde hic bir Kurdu tutsak olarak gormek istemem. Hem Semdin Sakik ve hem de Abdullah Ocalan'in butun ihanetlerine ragmen hala sahiplenilmesine taraftarim. Cunki begensekte begenmesekte bu isimler Kurd saflarinda isledigi siyasi eylemlerinden dolayi esaret altindadirlar. Bu kisilerin siyasi dogrulari veya yanlislari Kurd milletinin ic meselesidir. Modern milliyetcilik teslimiyetcileri kahraman ilan etmedigi gibi, teslim olanlari da dusmanin merhametine terk etmez.
Shexmus Amed
Shexmus Amed benim acimdan sadece politik durusuyla degil ayni zamanda kisiligiyle de ornek bir Kurddur. Daha onceki yazilarimdan birinde kendisini Kurd milliyetcilerinin prototipi olarak tanimlamistim. Prototip, ilk-ornek demek. Ancak daha sonra bu tanimlamanin kisirliginin farkina vardim. Bugun acikca goruyorum ki Shexmus Amed tavir alislariyla ve olaylari ele alis bicimiyle tum Kurdler icin bir prototiptir (Neo-Kurds :)
Kendisinden cok faydalaniyorum. Her akil sahibinin de faydalanmasi gerektigini dusunuyorum. Asagidaki yazisi da diger tum yazilari gibi faydalanilacak degerlendirmeler iceriyor.
Kotu okumalara not: Fikirler sadece polemik olsun diye dile getirilmezler. Bazen de bir konsensus, fikir birligi yakalamak icin ele alinirlar. Shexmus Amed'in yazisi, kendi ele aldigim noktadan sonra daha ileri boyutta bir ele alis noktasi oldugunu gostermektedir.
HeK'in her zaman vurguladigi uzere: Birbirimizden ogrenmeye devam. Inatla!
Kibirden uzak -bolca humility dolu- gunler dilerim tum Kurdlere.
Humility: Ego neyse tersidir ;)
Shexmus Amed'in yazisinin linki:http://mirat.blogspot.com/2006/07/emdin-sakk-kazanmadan-krdistan.html
Merhaba Mirat,
ilk mesajim bu makale hakkinda olacak.
Gecmiste Semdin Sakik'i sertce elestiren biri olarak bu yazini ilgi ile okudum. Ancak ne yazik ki Sakik hakkindaki goruslerimde pek bir degisiklik olmus degil.
Semdin Sakik kendi kendisini Kurd milletinin gundeminden dusurmustur. Yakalandigi andan itibaren dusmana topyekun teslim olmus ve daha sonra aktif isbirligi icerisine girmistir. Gecmiste komutan rutbesiyle mucadeleye verdigi hizmeti -ne kadar sanli olursa olsun- kendi ornek itirafciligiyla ve mucadeleyi sona erdirme arzusu icinde yaptigi islerle bir cirpida sifira indirmistir.
Halihazirdaki sartlar altinda dijmina karsi tek sikayeti pismanlik ve itirafcilik yasalarindan mahrum birakilmasi olan bir kisi ister Semdin Sakik olsun, ister Abdullah Ocalan, kim olursa olsun Kurd milletinin tarihinde bir kahraman olarak anilmaya layik degildir. Sadece Kurd milleti degil baska hic bir millet bu turden teslimiyetcilari tarihlerine kahraman olarak yazmaz. Eger Abdullah Ocalan butun teslimiyetciligine ragmen Kurd milletinin tarihine bir kahraman olarak gececekse bu Semo'ya haksizlik yapildigi anlamina gelmez. Bu sadece Apo ve Semo gibi dijmina topyekun teslim olanlara ihanet degil de hala kahramanlik sifati yakistiracak turden, az gelismis milli duygulara sahip bir halk oldugumuz anlamina gelir.
Eger Semdin Sakik dusmanin eline dustugu andan itibaren muharebe alanindaki san ve serefine deger bir direnis gosterseydi iste o zaman mucadele tarihindeki onurlu yerini korumakla kalmayip, daha da percinlemis olurdu. Imha edilmis olsa da, hala sag olsa da dijmina direnis gostermis olsaydi mucadelenin son yedi sekiz yillik seyri cok daha farkli, cok daha pozitif olurdu. Semdin Sakik'in san ve sohreti de Mahsum Korkmaz ve Mazlum Dogan'in sohretlerinin toplamindan daha fazla olurdu.
Oysa Semdin Sakik kalkti, Abdullah Ocalan'a nasil teslim olunmasi ve canini kurtarmasi konusunda adeta bir sablon olusturdu. Semo sayesinde yuzlerce eyleme fiilen komutanlik etmis bir kisi hala yasayabiliyorsa demek hic silah kullanmamis, sadece telsiz basinda emir vermis birinin olum korkusu dijminin dikkatinden hic kacmaz hesabi yapti Abdullah Ocalan daha yakalanmadan once.
Aslinda her elden Semo'yu da suclamak haksizlik. Bu cibanin basi tabii ki Apo'dur, ve her zaman o olmustur. Selim Curukkaya "Apo'nun Ayetleri" kitabinda Abdullah Ocalan'in orgut icindeki zulmu ile insanlari nasil da ya intihara ya da dusmana teslim olmaya -yani kitapta gectigi gibi "hasparagoslasmaya"- zorladigini biliyoruz. Ama Semo'da ne yazik ki sirf Apo'ya olan gicigi yuzunden hem kendi emegine ve alinterine, hem kendi komutasi altinda sehit olmus gerillalarin anilarina ve hem de Kurd halkina bu kadar yabancilasmamaliydi.
Bir Kurd olarak net bir sekilde ifade edebilirim ki ben Tirk dijminin elinde hic bir Kurdu tutsak olarak gormek istemem. Hem Semdin Sakik ve hem de Abdullah Ocalan'in butun ihanetlerine ragmen hala sahiplenilmesine taraftarim. Cunki begensekte begenmesekte bu isimler Kurd saflarinda isledigi siyasi eylemlerinden dolayi esaret altindadirlar. Bu kisilerin siyasi dogrulari veya yanlislari Kurd milletinin ic meselesidir. Modern milliyetcilik teslimiyetcileri kahraman ilan etmedigi gibi, teslim olanlari da dusmanin merhametine terk etmez.
Shexmus Amed
1 Comments:
bu makaleyi bize öneren ve bir akil sahibi olarak shexmus amed'en faydalanan bay mirat!
kullanilan dil bir insanin kalitesini belirler. öcalan bizleri(tüm sempatizanlar da dahil) nasil hiclestirerek yeni kisilikler yaratiyorduysa -ki dili aslinda tüm gercegi ifade ediyordu ama bizim sürekli savunmamiz "baskanin tarzi bu heval"- senin shexmus amed de pek farkli degil. küfrederek düsünce üreten olunmaz düsünce fukarasi olunur.
ama yine de sana da faydalandigin akla da kolay gelsin
Post a Comment
<< Home